

Düşünceler Özgürce Aksın Çoğulculuk Galebe Çalsınki Kendi Senfonimizi Yaratabilelim..! Ali Candan yazdı
Düşünceye, beyin gücüne ve düşünceyi ifadeye saygı duyuyorum. Herkesin de saygı duymasını istiyorum. Düşünce zıt, absürt, tehlikeli ve hatta rahatsız edici olsa dahi faydalıdır. Fikirlerin çatışmasından hakikat doğar. Karşıt veya uygunsuz bir fikir bile ifade edilince. İnsanın beyninde şimşek çakmışcasına düşünsel tetiklemeye yol açar. O anda düşünce ve beyinde yep yeni bir fikir uyandırmıştır bile. Asıl rahatsız edici ve tehlikeli olan farklı, şok edici, itici, uygunsuz, karşıt düşünce ve fikirlerin ifadesi, paylaşımı ve yayılması değil. Tam aksine, monolotik tekçi, resmi görüş nitelikli. Farklılıklara tahhamülü olmayan, değişik fikir ve düşüncelerden faydalanmayı bilmeyen. Giderek bilimsellikten, bilimsel analizden, pozitif, yapıcı eleştiri, öneri ve uyarılardan uzaklaşan. Tekleşip, doğmatikleşen, alternatif çözümler sunmaktan aciz hale gelen. Bu anlayış sahipleri mensubu oldukları ideoloji, parti, hareket ve düşünceleri savunurken kendi içlerinde nasıl demokratikleşecek, tutarlılaşacak özgürleşecek. En önemlisi de halkı nasıl özgürleştirecek ve halk içinde nasıl bir yönetim gücüne erişecekler.
Plürealizm (çoğulcu) demektir. Monizm (tekçi) biz hangi toplum modelin de yaşamak istiyoruz. Çoğulcu toplum modeli mi. Tekçi toplum modeli mi? Yaşamak istediğimiz tekçi toplum modeli ise; devletle neden ve nasıl bir sorunumuz var. Öyle değilse ve çoğulcu toplum modelin de yaşamak istiyorsak. Bu yapıcı eleştiri, öneri, uyarı ve alternatif sunan analizlere bu kadar tahammülsüzlüğümüz neyin nesidir. Facebook devamlı ne düşünüyorsun diye soruyor. Bence bu güzel bir platform soru da güzel bir soru. Düşünme yetisi olan, tüm baskılara karşın düşündüğünü korkmadan ve çekinmeden ifade etme cesareti bulunan herkes. İnandığı ve doğru bulduğu her fikri ve düşünceyi dile getirip savunabilmelidir. Kimsenin kimseyi düşüncelerini ifade etti diye kınamaya, eleştirmeye, sözlerini ağzına tıkmaya ve susturmaya hakkı yoktur. Yeter ki ifade edilen düşünceler saygı çerçevesinde olsun. Herhangi bir hakaret, küfür ve eleştirilen fikre karşı şiddeti, yok etmeyi içermesin. Ama gel gör ki bazı arkadaşlar çok açıkça belli ki yürek yangınlarından kaynaklı ve haklı bir biçimde. Aynı zamanda çok doğru bir yöntemle ve çok pozitif eleştiri, uyarı ve önerilerini içeren. Düşünce ve fikirlerini dile getiriyor diye. Deyim yerindeyse bu sosyal medya da fikir fukaralarının saldırılarının hedefi oluyor. Bu yöntem çok üzücü ve çok tehlikeli bir yöntem.
Benim ateist, Hıristiyan, Yahudi, dini bütün sağlam itikatli Müslüman, Êzdi, Konfüçyüsü benimseyen Çin’li, Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Kakai, Avrupalı, Afrikalı, Alevi, Sünni, devrimci, evrimci, sağcı, solcu, şehirli köylü, öğrenci, partili, partiler ile oy verme dışında hiç bir ilişkisi olmayan sıradan vatandaş, işsiz, iş adamı, bilim adamı işçi, esnaf, memur, ev hanımı, doktor kısaca halkın tüm katman ve tabakasından. Dünyanın dört kıta yedi ikliminde yaşayan Facebook’tan tanıdığım bir çok arkadaşım var. Hepisininde ifade etsinler veya türlü nedenlerle ifade etmekten imtina etmiş olsunlar. Saygı duyduğum bir fikrleri ve düşünceleri var. Hepisi de benim bir fikir ve düşüncemin olduğunu biliyor ve saygı duyuyorlar. Bu platform’un bir amacı da bu. Çoğulculuk yani plürealizm. Monizm teklik değil. Tekçi toplum modeline karşı çoğulcu toplum modeli. Bunu tespih toplum modeli olarakta adlandırabiliriz. Tespihin tüm taneleri birbirinden farklılık ve özgünlükler barındırır. Ama her biri farklılıklarıyla birarada büyük bir uyumu ve sanatsal estetiği arzederler.
Yada bir senfoni biçiminde de düşünebiliriz. Tüm enstrümanlar farklılık arzeder. Ama büyük bir ahenk içinde her biri ayrı. Ama aynı zamanda olağanüstü, eşsiz bir güzellikte ortak ve tek ses çıkararırlar. Bende bu çerçeve içerisinde bu platformu kullanıyorum. Arkadaşlarım da ezici çoğunlukla bu güne kadar bu çerçevede kullandı. Temenni ediyorum ki herkes bu çerçevede bu platformu kullansın. Düşünceler özgürce aksın! Monizm değil, plürealizm galebe çalsın! Düşünceleri yasaklamak, düşünen düşündüğünü ifade eden insanları susturmak ilkelliktir. Kürtler birbirlerine karşı tahammüllü, toleranslı, geniş ve kapsayıcı olmayı öğrenmelidir. Tahammülsüzlük, şiddeti ve birbirini yoketmek gibi barbarlığı doğurur. Hasmına duyduğun asgari saygıyı kendi arkadaşına, soydaşına, tüm Kürtlere ve Kürt siyasi hareketlerinin birbirine karşı duyması gerekir. İşte bu uygarlıktır ve kendi senfonimizi yaratma yeteneğidir. Bunu başarırsak her şeyi başarırız.
Ali Candan–Teletex News24
Average Rating