
KURÂN BİZE NEYİ EMREDİYOR, ETMİYOR? BİZ NE YAPIYORUZ? /Sedat DOĞAN yazdı
Son yıllarda bir hastalık türemişki,milleti peşine takmış gidiyor.Ne yaptıklarını ve ne konuştuklarını dahi fark edemeyecek kadar cahil bazı eblehler Kurân sanki bir sakızmış gibi ağızlarında çiğneyip duruyorlar.Kurânı,Kurânın emir ve hükümlerini yok etmek için kullandıklarının farkında bile değiller.
Ancak kendilerine ezberletilen bazı kelime ve kavramları papağan gibi konuşup, Leylek gibi de soruyorlar: Özellikle dindar kürtlerin üzerine akılları sıra Kurân ile yürüyüp onları güya Kurân ile susturmaya, boğmaya çalışıyorlar.
Neymiş Efendim?
Kurânda Kürt ve Kürdistan kavrmaları geçmiyor. Neden ırkçılık kokan böylesine malayani şeylerle zaman ve imkanlarınızı harcıyorsunuz? İmanınızı bile tehlikeye atıyorsunuz? Aslında soru güzel.Düşüne bilen bir insan, bir müslüman için böylelerinden böylesi bir sorunun gelmesi çok daha güzel.Çünkü adeta bir celladın kendi idam hükmünü onaylaması gibi garip bir şey çıkıyor karşımıza. Biz gerisini fazla kurcalamadan direkt cevaplara geçelim.
1.Asıl doğru olan şudur.Kurân hiç bir ırkçılığı onaylamadığı gibi hiç bir ırkın ve milletin varlığını ve değerlerini inkarı da onaylamıyor. Kurân Allahın yaratttığı bütün dil ve meşru değerleri kabul ediyor.Dil ve değerlerin ceberut bir ırkçılıkla inkarını ve yasaklanmasını temelden yasaklıyor.
2.Kurân bize lüks ve israfın dibine vuran yüksek katlı binaları, lüks villaları, yatları, rezidansları inşa etmemizi de. Milyardolarlık arabalar, özel uçaklar almamızı da emretmiyor. Sahillarde lüks oteller inşa etmemizi de emretmiyor. Ama biz bunların hepsini yapıyoruz.
3.Kurân, bize Zulüm, kital, zina, faiz,içki, kumar, Nifak-fitne, çocuk istismarını, sübyancılığı, birbirlerinin mallarını haksız yere yemeyi, israfı, gelir adaletsizliğini, zülüm ve vahşete dayalı saltanatlar kurmayı kesin olarak yasaklıyor. Ama biz hemen hemen hiç birini takmıyoruz. Hepsini keyifle, tasarlayarak yapıyoruz.
4.Kurân bize zekatı, infakı, haccı, namazı, orucu, Allahı çokça anarak kardeşlerimize, yetime, yoksula, düşküne, muhtaca yardımı kesin olarak emdediyor. Ama biz bunların içinde sadece işimize geleni, bize maddi veya sosyal getirisi olanı özellikle turistik bir şova dönüştürülen haccı en az 7 dafa yapmayı tercih ediyoruz. Oysa kapı komşumuz veya mahallemizde açlıktan denge ve imanını yitiren insanların,müslümanların varlığından haberdar olarak yapıyoruz bunu.
5.Kurân bize bir yetim,bir peygamber,bir özgürlük peygamberi, bir önder olarak Hz.Muhamedin yaşam pratiğini, Hz. Musanın firavunla olan mücadelesini. Yusufun, ismailin, Hz. Süleymanın mülkünü ve Belkısın ve diğer bütün peygamber, resul ve nebilerin ibret verici mücadelelerinden dersler almamızı almamızı istiyor. Ama biz sadace fantastik biraz da arkaik birer mistik hikaye olarak okuyup geçiyoruz.
6.Kurân bize, mevcut varlıkları birer zülüm ve katliam mekanizması haline dönüşmüş. Hakkı, adaleti, insanın hak ve onurunu örten, öteleyen hiç bir devlet ve örgütün varlığını, bütünlüğünü korumak için insan öldürmemizi, cinayet işlememizi emretmiyor. Bunun için insanların yer yurtlarını tank ve toplarla yıkmamızı emretmiyor. Bu yapıları korumak için sivil yaşamı rehin almamızı emretmiyor. Ama biz bunların hepsini yapıyoruz.
7.Kurânda Allah biz, sizi taife taife, kabile kabile yarattık ki tanışasınız. Kim emirlerimize en çok ittiat ediyorsa katımızda üstün olan odur…. Renkleriniz ve dillerinizin farklı oluşu Allahın ayetlerindendir…. Bir hadis: Kendiniz için istediğinizi kardeşleriniz için istemedikçe iman etmiş olmazsınız. Iman etmedikçe de cennete giremezsiniz… Bir hadis daha: Ey müslümanlar hem mazlum hem de zalim kardeşlerinize yardım ediniz der. Sahabi ya resulullah mazluma yardımı anladık da zalime nasıl yardım edeceğiz, deyince Resulullah: Zülmüne engel olunuz… der. Şimdi bütün bunların ışığnda kürd ve kürdistana dair bir kaç cümle aktaralım.
1.Kürtler şu meşhur islam ümmeti coğrafyasında mevcut müslüman topluluğun bir parçası, kardeşi midir? Kardeşi ise bu ümmetin sahip olduğu şeylerden bu kardeş neden mahrum? Bu kardeş hangi büyük günahı işlemişki bu şeylerden mahrum.
Kardeş değilse neden kendi haklarına sahip değil? Mesela. Özellikle ortadoğuda Türkler, Araplar, Farslar bir veya birkaç devlete sahipler. Bu devletleri sembolize eden birer resmi bayrakları, resmi dilleri var. Bu devletlerinin sınırlarını koruyan milli orduları var. Polisleri, jandarmaları, istihbarat teşkilatları var. Cumhurbaşkanları, başbakanları var. Milli eğitim, maliye, ekonomi, sağlık, kalkınma iç,dış…ve daha pek çok bakanlıkları var. Ve bütün bunlar bu milletlerin milli varlıklarını koruyor. Emperyal hedeflerini gerçekleştiriyor.
Ama kürtlerin nüfusları ortalama 50 milyon.Toprakları müslümanlık iddialarına sahip dört ülke tarafından işgal yolu ile paylaştırılmış. Bulundukları yerlerde çocuklarına ana dillerini öğretmeleri bile yasak ve haram. Yukarıdaki sembol ve teşkilatlardan söz etmeleri bile ölüm,talan ve sürgün fermanlarına yol açıyor. Haydi buyrun bu konuyu kurana götürelim bakalım. Ve bu mevzuların hemen hiç biri kuranda geçmiyor.O halde birileri kendileri için bunları neden ölümüne savunuyor? Neden kürtler için ölümüne karşı çıkıyor? Bu çok temel bir çelişki oluşturmuyor mu?
Bu Kurân kainatta insanlar için gönderilmiş en adil, hayat için en işlevsel bir kitap değil midir? Allah rebbil alemin değil midir? Allah Türk’e, Araba, Aceme verdiği meşru hakları neden kürtlerden esirgesin? Kürtler ile Allah arasında haşa özel bir problem mi var? Bu onun kainatın rabbi olma ilkesine ters değil mi? Evrensel adilliği ile çelişmiyor mu? Yoksa birileri Allahın egemenlik hakkını bile gasp mı etmiş? Yok yok, bu soruların hepsi belki haklı ama aslında geçersiz sorulardır. Geçerli olan şudur. Allah bütün bunlardan beridir. Onun kelamı olan Kurân beridir.Allahın hiçbir millete ne özel akrabalığı ne de düşmanlığı vardır.Birine verdiklerini diğerinden esirgemez.
Fakat şeytan, kimi arızi hırslar uğruna birilerinin bir yerlerinden bütün organları ve duyargalarına sürekli üflüyor. Bu yüzden Kürtlerin hakları konusunda göz, kulak ve yürekleri adeta mühürlenmiş durumda.Onlara dair hiç bir şeyi görmek istemiyorlar. Ancak bu istemeyişlerini Allah’a ve Kurân’a yıkmak istiyorlar.Böylece kendilerini temize çıkarmak istiyorlar. Olay bu kadar basit ve net bir açıklığa sahiptir. Rabbim bizleri hiç kimsenin haklarını gasp eden zalimlerden etmesin. Hak ve hakikata kör etmesin. Hakları zorun gücü ile ellerinden alınan mazlum kürt milletini ve yer yüzündeki bütün mazlumları biran önce haklarına kavuştursun.
11.05.2017/Amed
Sedat DOĞAN–Teletex News24
Average Rating