
GÖZ YAŞLARI NE SÖYLER./ Kadir DAĞHAN yazdı
Çocuğumuz doğar, mezun olur,evlenir, işinde başarılı olur. Her safhasında mutlu olur, sevinç gözyaşları dökeriz.
Acıdan ağlıyorsa beden kurak bir toprak parçası gibidir. Adı üstünde acı. Mutlaka bir felaket vardır içinde. Ölümdür, hastalıktır, kazadır örneğin.
Bir de timsah gözyaşları dökenler vardır ki onlar değersiz,ciddiye alınmaz kimselerdir. Toplumun kum fırtınaları dır. Bakanın gözlerine saplanırlar.
Ancak tüm acılardan daha acısı bir toplumun sevinç göz yaşlarını kaybetmesidir. Gülme refleksinin azalmasıdır.
Galiba böyle bir sürecin içindeyiz ya da girmek üzereyiz..
Başkasının acısına ağlamayan, kendi acısına da ağlayamıyor. Kendi acısına ağlayacak kimseyi bulamıyor.
Başkasının özgürlüklerine konulan yasaklara sevinenler ya da sessiz kalanlar kendi özgürlükleri ellerinden alındığında yanlarında kimseyi göremiyorlar.
Çünkü tüm toplumu tek dilli, tek kültürlü, tek isimli yaşamlara mahkum eden baskılara boyun eğenler ya da boyun eğmeyenlere karşı baskıların yanında yer alanlar, toplumun göz damarlarını kurutuyorlar.
Ne sevinç ne acı için akacak gözyaşı kalmıyor. İnsani duygular köreliyor, yok oluyor çünkü.Geriye hüzün,keder, korku ve tedirginlik kalıyor yalnızca. Ve tanrılara havale ediliyor her şey. Ya da kurtarıcılar aranıyor durmadan.
Ben insanım. Hayatım benimdir. AKLIM VAR, VİCDANIM VAR, YÜREĞİM VAR. Bu yüzden ne tanrılara, ne kurtarıcılara ihtiyacım yok diyerek sevinç göz yaşlarına yürüyen asi yüreklere tek değil tüm dillerden SELAM OLSUN.
Kadir DAĞHAN-Teletex News24
Average Rating