
AYNALAR DA KIRILIR.
Bir insana dilini yok sayacaksın, konuşmayacaksın denile bilinir mi. Denildi. Hala da deniliyor. Peki, bir insan dilinden vazgeçer mi? Lal olması gerekir. Ama geçenler oldu. İsteyerek, zorla ya da istemeyerek.
Bir insan görmekten vazgeçer mi, kör olmayı ister mi. Bir insandan kör olması, görmemesi istene bilinir mi. İstendi. Hala da isteniyor. Görmeni istediğimiz kadar göreceksin ya da hiç görmeyeceksin hatta nefes bile almayacaksın ben izin vermedikçe denildi. Hala deniliyor.
Görmeyeceksin, duymayacaksın, konuşmayacaksın diye ferman buyurdu birileri hep. Özel dizayn ettikleri aynalarında kendilerine baktılar ve hep kendilerini gördüler tarihler boyunca. Her fırsatta baktılar bu özel aynalara. Ve tıpkı masallar da ki gibi ne istedilerse o göründü, ne duymak istedilerse o ses yankılandı görüntülerinde.
Yetmedi. Sadece kendi baktıkları aynalar kesmedi. İstediler ve buyurdular ki tüm aynalar tek olacak ve tüm aynalarda kendi suretleri görülecek, kendi sesleri duyulacak. Sırça köşklerinden ve tek merkezden tüm aynalar kendi suretleri, kendi görüntülerine bağlandı. Kim ki kabul etmez, karşı çıkar hemen kellesi vurula, hain ilan edile. Kelleler vuruldu, hain oldu kabul etmeyenler.
-Ayna ayna söyle bana EN BÜYÜK KİM?
Ayna önce şöyle bir titriyor, sallanıyor, dalgalanıyor ve kulakları sağır edercesine yanıtlıyor. —-SEN!!!,EN BÜYÜK SENSİN.SENDEN BÜYÜK YOK..
-En güçlü kim?-SEN!!!, SEN yine SEN!
-En yakışıklı, en akıllı kim…en, en, en..
-SEN.SEN…HER YERDE,HER ZAMAN SEN..YALNIZ SEN..
Her seferinde aynalardan istedikleri yanıtları alıyor, mutlu oluyor, inanıyorlar. İnandılar. Artık kimse tutamazdı onları. Her şey onlar için. Bir avuçların da AY, diğerinde GÜNEŞ. Nehirler onlar için akıyor, güneş onlar için doğuyor, dünya onlar için dönüyor. Tanrı onlar, peygamber onlar, kanun onlar…
Üstelik aynalar yalan söylemez, ne diyorsa, ne gösteriyorsa o. Aynalar söylüyorsa doğrudur. Kendileri yapmış bile olsa. Aynalara baktıkça gürledi, gürledikçe baktılar. Baktıkça yasakladılar, Gürledikçe yok ettiler. Bu yüzden zaman zaman bazı yasaklar onlara göstermelik de olsa dokunduğunda fısıltıyla bile sesleri çıkmadı, çıkmıyor. Çıkaramıyorlar.
Ama olmamış işte. Başaramamışlar. Emirlere baş üstüne diyenlere karşın nefes almaya direnen, dillerinden, gözlerinden, kulaklarından vazgeçmeyen ve geçmeyecek olanlar, muktedirlerin başarmasına izin vermemişler. Tetikçilerine de.
Yasakçı, zalim, inkârcı egemenler hiç düşünmemişler ya da hiç düşünmüyorlar ki:
Kırılgandır tüm aynalar. Bir gün kırılır, tuzla buz olurlar. NE GÖRÜNTÜ ne bir SES kalmaz. Yok, olur hepsi. Yalnız çıplak gerçekler kalır geriye. Zulüm susar, yasaklar utanır o gün.
Ve Hilde DOMİN’in dediği gibi: “Yükselir yeniden, çaresiz boş avuçlarımızdan gökyüzüne GÜVERCİNLER.” Tek değil tüm dillerden SELAM OLSUN o güvercinlere.
Kadir Dağhan-Teletex News24
Average Rating