NASIL BİR BAĞIMSIZ KÜRDİSTAN İSTİYORUZ ?

Read Time:5 Minute, 19 Second

bende dahil her kürt 21. yüz yıla girerken, diğer uluslar gibi kürt halkınında kendi iradesini ve siyasi kimliğini, ulusal özelliklerini hiç bir ipotek altında kalmadan, diğer özgür halklar gibi özgürce kullanmasını yürekten savunan ve yıllarca bu konuda siyasetten yapılması gereken her çabanın yanında ve içinde olma ilkeleri adına tüm diğer devrimci, demokrat, yurtseverler kadar demokratik mücadelenin içindeyim .

sömürgeci tarihin sert kırılmalarında , yurtsever kimliklerin direnç noktasında, sömürgeciliğe karşı birlik girişimleri, örgütlenmeleri özüne ve doğasına aykırı değildir . sömürgeciliğin her türden barbar etkisi doğal olarak ulusal kimlikleri tetikler ve devrimci direnişleri kamçılar. taki halkaların ortak iradesiyle , bir barışçıl çözüme yol açacak adımları bulana dek bu sürer. her kesimden bir çok insanın masum kanına mal olan sömürgeci inadın son bulmasına dek ne yazık ki çok bedel öder .

kürtlerin şansız sömürge olma kaderi, ülkesinin zorla dört egemen sömürgeci (türkiye,iran,ırak, suriye) devletin abluka ve işkal altında yaşamasından kaynaklıdır .

kürtler, osmanlı sonrası uluslaşma kimliğine diğer ulus kimliklerden çok daha geç oluşması 90 yıllık zulmün ve barbarlığın her türünü katmerli bir şekilde kemiklerine kadar yaşamış olmasıdır.

bugün ırak kürdistanında kürtler, konjoktürel geleşmeler nedeniyle siyasseten, özgür iradesinin özgürlük özlemlerine kendini daha çok yakın görmektedir. aynı belirtiler eş zamanlı rojava kürdistanında gelişmekte ve yükselmektedir. türkiye kürdistanı ise hala, her karış köşesi ikilemli şöven terör dalgasıyla inim inim inlemektedir .

bundan iki yıl öncesi barışçıl çözüm arayışları ne yazık ki derin devlet ilişkileri içinde heba edilmiş, bir seri komplo ve darbe girişimleriyle türkiyenin geneline yayılan kaosu,geri dönüşü teşvik etmiştir. kürt siyasetinin ve diğer örgütlü silahlı güçünün (PKK) gelişimde ne derece etkili olmuştur tarihi gerçekler bize elbet bir gün gösterecektir.

bugün türkiye kürdistanında barışçıl sonuç almalar bizzat devletin siyasi kanadı tarafından ötelenmiş ve çözümü sillahlı yöntemle çözme girişimlerinde görmektedir. son bir yılda yaşatılanlara bakarsak, faşizan ideolojileride kendi içinde devşirerek, baskıyı ve barbarlığı bir üst seviyeye çıkartma emellerine sahip taktik içindeler. gerek türkiyede gerek bölgede bir AKP – MHP ittifakıyla yeni osmanlı, yani enver paşa turancılığı, türk islam tezinden beslenen görüşleri faşizm ile ilke haline dönüştürmüştür. ortadoğu politikalarını bu üst perdeden şekillendirme gayretleri içindedir .

80 yıllık tarihsel yaşanmışlık ve şövenizim türk kimliğini zoraki şekillendirirken, içinde önemli oranda,asimilasyona karşı direnmenin etkisi ile, nefrete dayalı kürt fobisini de birlikte yaratmıştır. devletin en barbar perdeden kürtlere layık gördüğü baskıyı en azından sesiz kalarak,görmemezlikten gelerek desteklemiştir. öyle ki, kendine sol, demokrat hatta sosyal demokrat diyen kesimde bile, bugün hala mesele kürt olunca , azımsanmayacak kadar şöven taraftar bulmaktadır .

ister siz buna kalıtsal uluslaşmayı tamamlamamış asyallılık deyin, ister tamamlanmamış kütürel, sosyal kompleksler deyin, ister geri kalmışlık, klasik sömürgecilik deyin, türkiye en azılı ve barbar yöntemleri kürt halkı üstünde, en uç noktadan ekstrem hırçınlıkları yöntemleri yüz yıldır,diğer azınlıklara yaptığı gibi, saldırılarını sürdürmeye devam ediyor.

onca meseleyi bir kısa hafıza tazelemesinden geçirdikten sonra soralım; türkiyenin dünyanın en vahşi sömürgeci devletlerinden biri yapan, fakat ırak kürdistanın da ”bağımsızlık” yanlılarına neden,doğası gereği hiçte normal olmayan çiçeklerle selam verir haldedir? isterseniz bunu bir kısa mercek altına alalım .

ırak kürdistanında, KDP gerek yapı itibari ile gerek siyasal terciği başından beri anti ”sömürgeci” yurtsever ve milliyetçi özünü korumuş’mudur. kürdistanın özgürlüğünü tasavur ederken onun alışıla gelmiş diğer kapitalist devletlerden farklı bir özlem, yada sonuç ilişkisi taşımış’mıdır. bağımsızlıktan başka bir özlemi olmayan kürtler den farklı olarak, özlemlerindeki bağımsızlık ilişkisinde, ”milli” burjuva, hatta kapitalist bir ülke tasarımına ne derece özlem veya karşı duruşu vardır.

türk devletinin KDP ye çiçek atmasında ikinci ve en önemli faktörler bu sorularda mı yatmaktadır. kazı kazan ilişkisini yani bilindik klasik sömürgeci taktikleri türkiye niçin ırak KDP uygulamamaktadır. yoksa, istenmediği halde olur ya bir bağımsız kürdistanın (ırakla sınırlı) kapitalist dünyada kalma tercihi , türk devletinin en az korkacağı bir ilişkimidir ? bence evet. çünkü onun sömürgeci sermaye ilişkisi, küresel anlamda zarara uğratmayacak, bir şekilde kürdistanda ki menfaatleri devam edecektir. ayrıca kendi kürdünüde bu şekilde sermayenin eşitsiz, kimliksiz, sömürgeci durumu, köle ilişkisi sonuç itibari ile kürtleri daha çok kendine bağlayacaktır. en azında kafasında bu tür bir amacı bir köşede tutmaktadır .

yerine göre bunu sahaya gelişmelerin seyri noktasında sürecektir. her kürdün duygularını gıcıklayan bağımsız kürdistan hayalini derinlemesine incelediğimizde, biçimsel bir bağımsızlıktan öteye gitmeyecek ve bu en azından sınırlı bir coğrafyada tutulmaya çalışılacaktır. küresel kapitalizmin çıkar ilişkilerini bozmadığı sürece, bugün kürtlerle ISİD den dolayı itifakmış gibi gözüken emperyalizm de bu gelişmeye hemen ayak uyduracaktır.

bugün kürdistanın ulusal kurtuluş mücadelesine geçmişte ve bugün damga vuran sol ve sosyalist fikirlerin farklı şartlar içinde olmasına rağmen ortak noktası, kürt halkının gerçek kurtuluşunun, mücadelenin anti sömürgeci ve anti kapitalist olmasından geçeceğidir. çünkü kürt halkı özdeyoksul emekçi halktan oluşmaktadır. kürt sol ve sosyalistleri ayrıca şunu çok iyi bilmektedir ki, geleceğin kürdistanı bir kapitalist devletle sonuçlansa bile bu kürtlerin sömürülmesinin,sömürge kalmasının önünü kesmeyecektir.

ayrıca biz sosyalistler biliyoruzki kürdistan sömürgeciliğin getirdiği barbarlığı yaşarken, sömürge devletlerinde kendi emekçi halkları içinde aslında acımasız ve gaddardır. iran kürdistana acımasız sömürgeciliği devam ederken , kendi emekçilerinide inim inim inletmektedir. aynı şeyi ırak saddamla olanıda biliyoruz ve yaşadık. türkiyede de bugün AKP devletini,uygulamalarını ve suriyede baba esadla yaşananları yeniden aktarmaya, söylemeye bile gerek yok. herkes bunu direk yaşamından biliyor.

kürt solu ve sosyalistlerini diğer milliyetçi özlemlerden siyasetinden ayıran en önemli faktör burada yatmaktadır. bizler kürt sosyalistleri özgürlüğü ve bağımsız kürdistanı bir hak olarak görürken, ayrıca sömürge ulus halklarının en alt kesimi olan emekçilerin anti kapitalist, anti emeperyalist sömürüye karşı olması direnmesi gerektiğini, onlarında aslında emek kardeşi olduğunu biliyoruz. o yüzden kurtuluşumuzun yalnızca şekilsel bağımsızlıktan başka bir şey yaratmayacak olan klasik milliyetçi duyguların, ne orta doğuda nede bulunduğu coğrafyada huzur getiremeyeceğidir. sosyalist tarihin bize öğrettiği gerçek şu ki halkaların gerçek özgürlüğü kardeş ve eşit ortak bir emekçi mücadeleden, saygıdan geçerek, kurtula bilir ve kurula bilir.

o yüzden nasıl bir kürdistan derken kapitalist bir ekonomiye sahip kürdistanın kürdistanın kurtuluşu olmadığını bilmek ve tüm emekçi halkaların kurtuluşu için çalışmadanda bölgesel, siyasal ve coğrafik huzurun oluşamayacağı gerçeğidir. o yüzdendir ki sol ve devrimci mücadele tüm halkları içinde taşıyan eşit ve kardeş örgütlenme ile mümkündür. kısacası HDP yanlızca kürtlerin yada türkiyenin değil tüm orta doğu halkların kardeş birliğine güzel bir örnektir. rojava kürtleri bugün o bölgede askeri başarısını yalnızca kürtler lehinde bırakmamasının nedeni de budur . çünkü kendi kurtuluşunu diğer orta doğu halkaların kurtuluşuyla taçlandırmak istemesidir .

yoksa ilkel, atıl ve en sonunda emperyalizmin ve asalak kendi kapitalistin kölesi olacak bir kürdistan anacak kapitalist olma hayalleri kuran yeni zengin kişiliksiz ve onursuz menfaatçi kürdün hayali ola bilir. biz kürdistanı özgürleştirmek isterken kendi hırsızlarımıza ve çıkabilecek kapitalistlerine teslim edecek kadarda hain değiliz. kürdistanın gerçek kurtuluşu emekçi halkımızın kurtuluşuyla olur. yer üstü ve yer altı zenginliklerimizi bir avuç hırsız kapitaliste devretmeyecek kadarda yurt sever ve vatan perveriz ! / Erkan Polat